1071,
1453 ve 30 Ağustos..
Doğum
günü tarihlerinden sonra kredi kartlarında bile en çok kullanılan şifre sanırım
1453’tür.
Millet
olarak genimize işlemiştir 1071 Malazgirt Zaferi, 1453 İstanbul’un Fethi.
Bu
yıllar genimize öyle bir işlemiştir ki artık Türklüğün kelimelerle ifade edilmeyen rakamları
olmuşlardır.
1071
ki Türk’e karşı tüm Avrupa’yı birleştirmiş ve uzun yıllar boyu sürecek olan
haçlı seferlerinin zeminini oluşturmuştur.Ortaçağ karanlığındaki Avrupa öyle
bir sarsılmıştır ki artık atalarının dini olan çok tanrılı druidlik ve diğer
pagan yapılı dinleri tamamen silip komple Hristiyanlaşmış Avrupa’yı oluşturmuştur.
Haçlı
gücüyle yok edilecek Arap kontrolündeki islamiyetin bırakın yok olmasını,
Anadolu’nun tamamına ve Avrupa’nın
ortalarınına kadar yayılmasına vesile olmuştur.
Yani
1071’e sadece Türklere Anadolu’nun kapısının açılması demek çok ama çok eksik
kalır.
Sultan
Alparslan’ın kendinden kat be kat büyük Bizans ordusuna karşı gösterdiği
cesaret, o karanlık dünyadaki birçok şeyi değiştirmiştir.
1453’ü
de sadece İstanbul’un Fethi ile
sınırlamak ise ona hakaret sayılır.Tüm dünyada bir çağ kapatıp yeni bir çağ
açmıştır.
Türk’ün
gücü karşısında doğuya ilerleyemeyeceğini anlayan Avrupa’yı yeni arayışlara
sokmuş ve belki bu sayede yeni kıta Amerika’nın
bile keşfedilmesinde etkisi olan dünyayı titreten bir olgu olmuştur.
Rönesans,
sanayi devrimi ve daha birçok şey İstanbul’un Fethinin domino etkisiyle
dünyanın sosyo ekonomik ve kültürel yapısını tekrar şekillendirmiştir.Dünya
tarihinde 1453 yılı ve Fatih Sultan Mehmet Han asla unutulamaz, bir dehanın
mücizesidir 1453.
30
Ağustos 1922..
Büyük
Taarruzun sonrası Türk’ün zaferidir.
Bir
yüce milletin son 300 yıldır yaşadığı kayıpların, acıların, Anadolu ve Avrupa topraklarında neredeyse yok
edilmenin eşiğinden dönmenin adıdır.
Ama
sadece bununlarla sınırlamak 30 Ağustos’a ve
Gazi Mustafa Kemal Atatürk’e çok ama çok haksızlık olur.
30
Ağustos 1922’den sonra tüm dünya tekrar şekillenmiştir.
Emperyalizmin
gücü ve kolonileşme ile bağımsızlığını kaybetmiş olan tüm dünya milletlerine
umut ışığı olmuştur.
Bu
ezilen ve sömürülen milletlerde bağımsız olabilme inancının ortaya çıkmasını
sağlamış ve emperyalist Avrupa devletlerinin kolonilerini kaybetmelerine vesile
olmuştur.
Bölgede
etkin güç olan Türkiye’nin oluşması Yahudi lobilerinin kontrolündeki
emperyalist güçlerin şu an ki ismiyle BOP yani büyük ortadoğu projesinin 100
yıl gecikmesini sağlatmıştır.
Mustafa
Kemal Atatürk’ün dehası ve cesareti sayesinde bu yüce millet ve mazlum tüm
dünya milletleri tekrar ayağa kalkma sürecine girmiştir.
1071,
1453 ve 30 Ağustos..
Varlığınız
daim olsun..
Nihat
GİDER
0 Yorumlar