12
ARALIK
2023- TARSUS MEKTUBU
YAKUP
BONCUK İYİ GÜNLER DİLER (YKB)
………..…OOO……………
PAMUKLUK
BARAJI, SU TUTMAYA BAŞLADI
Devlet
Su İşleri tarafından yapımı tamamlanan
369 adet tesisin toplu açılış törenine katıldı. Toplu açılış kapsamında Tarsus ‘ta
yapılan ve ekonomiye yıllık 500 milyon TL katkı sağlaması planlanan Pamukluk
Barajı, su tutmaya başladı. Barajın İkmali 1'inci Kısım, Sulama İletim Kanalı
ve Tesisleri, Aksıfat Barajı ile Toroslar Güzelyayla Göleti ve Sulaması
Etapları'nın açılışı için tören düzenlendi. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan,
törene canlı yayınla bağlandı. Mersin Valisi Ali Hamza Pehlivan, Tarım ve Orman
Bakan Yardımcısı Ahmet Bağcı, milletvekilleri ve belediye başkanları kurdele
keserek açılışları yaptı. Yılda 2 defa ürün almayı sağlayacak baraj sayesinde,
bölgede sera yetiştiriciliği yapılacak, tropikal meyveler yetişecek. 180 bin
dekar alanı sulayacak barajdan, 130 milyon metreküp içme suyu temin
edilebilecek. Baraj, tarımın yanı sıra bölgenin içme suyu ihtiyacını da
karşılayacak. Açılış programında tek seferde toplam yatırım bedeli 53 milyar
lirayı bulan projeleri resmen hizmete aldıklarını belirten Cumhurbaşkanı
Erdoğan, aralarında baraj, içme suyu, sulama, toplulaştırma, atık su ve taşkın
koruma tesislerinin yer aldığı 369 farklı tesisin 66 ilde yaşayan vatandaşlarla
birlikte tüm millete hayırlı olması temennisinde bulundu.
“PAMUKLUK
BARAJI İLE TOPLAM 282 MİLYON METREKÜP SU TOPLANACAK”
Açılışını
yaptıkları eserler içinde özellikle 3 tanesinin ön plana çıktığını belirten
Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Temelden yüksekliği 135 metre olan Mersin Pamukluk
Barajı ile toplam 282 milyon metreküp su toplanacak. Projemiz Mersin'in uzun
vadeli içme suyu ihtiyacını karşılama yanında yıllık 182 bin dekar araziyi
suyla buluşturacak. Ayrıca üreteceği senelik 174 kilovat saat hidroelektrik
enerjiyle ekonomiye 1 milyar 920 milyon lira katkı yapacak. Bir diğer önemli
projemiz 541 milyon lira yatırım tutarına ve 5 milyon metreküp su depolama
kapasitesine sahip Antalya Kapıçay Barajı’dır. Hem yıllık 5 milyon kilovatla
elektrik üretecek hem de 18 bin 700 dekar araziyi sulayacak tesisin ekonomiye
katkısı 350 milyon lirayı buluyor. Toplam 457 milyon liralık yatırım rakamıyla
hayata geçirdiğimiz Kocaeli İhsaniye Barajımızla ilçemize yıllık 16 milyon
metreküp içme suyu temin edeceğiz. Birazdan bu 3 barajımızın açılışını canlı
bağlantı ile buradan gerçekleştireceğiz. Toplam 1,1 milyar metreküp su
toplanacak. İnsanımıza 66 milyon metreküp sağlıklı içme suyu ve kullanma suyu
temin edeceğiz. Ülkemiz genelinde 620 bin dekar araziyi suyla buluşturacak.
Türkiye'nin 66 ilindeki 113 bin dekar araziyi taşkınlardan koruyacak. Türk
ekonomisine yıllık bazda 5 milyar lira katkı Yapacak. 369 tesisimizin her
birinin aziz milletimize hayırlı, uğurlu olmasını temenni ediyorum” diye
konuştu.
“VERDİĞİMİZ
SÖZLERİ YERİNE GETİRDİK”
Cumhurbaşkanı
Erdoğan verdikleri sözleri yerine getirdiklerini belirterek, "Her zaman
söylüyorum. Biz meydanlarda verdiği sözleri görerek gelince unutanlardan
değiliz. Biz seçim döneminde esip gürleyip sonra sesi soluğu çıkmayanlardan da
değiliz. Bilakis biz eserleriyle, yatırımlarıyla, projeleriyle konuşan bir
hükümetiz. Biz Türkiye'nin 81 ili ve 922 İlçesinin tamamında ayak izi olan bir
iktidarız. İşte bugün burada olduğu gibi ülkemizin neresine giderseniz gidin
orada hükümetimizin bir eserini, hizmetini , mührünü mutlaka görürsünüz.
Bilhassa tarım, ormancılık ve su alanlarında ülkemizin çevresini değiştiren
eserlere imza atmanın bahtiyarlığı içindeyiz. Mevcutla hiçbir zaman yetinmiyor,
hizmet halkamızı sürekli büyütüyoruz. Tarım ve Orman Bakanlığımızı, sayın bakan
ve çalışma ekibini, Devlet Su İşleri Genel Müdürlüğümüzü, yüklenici
firmalarımızı, bu yatırımların ülkemize kazandırılmasına öncülük ettikleri için
ayrı ayrı tebrik ediyorum. Bu eserlerin inşaatında emeği geçen mühendisinden,
işçisine, her bir kardeşime, ülkem ve milletim adına şükranlarımı sunuyorum”
açıklamasını yaptı. Dünyada miktar itibariyle en fazla olan kaynağın su
olduğunu söyleyen Erdoğan, “Üzerinde yaşadığımız yer kürenin yaklaşık üçte
ikisi suyla kaplıdır. Fakat bu suyun yüzde 97 buçukluk kısmı deniz ve
okyanuslardaki tarıma ve tüketime uygun olmayan sulardan oluşuyor. Yeryüzündeki
toplam tatlı su potansiyelinin ise sadece bin de 10’undan istifade edebilme
imkanına sahibiz. Kendi ülkemiz dahil dünyanın pek çok yerinde su adeta
sınırsız bir kaynak olarak görüyoruz. Bunun tamamen yanlış bir algı olduğunu
burada etmek istiyorum. Suyla ilgili bilmeniz ve hiçbir zaman unutmamamız
gereken ilk husus, su kaynaklarının sınırsız olmadığıdır” diye konuştu.
“SU
GİDEREK AZALAN BİR KAYNAK”
Suyun
sadece sınırsız değil aynı zamanda giderek azalan bir kaynak olduğunun altını
çizen Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Hızlı tüketim ve kirliliğin etkisiyle birlikte
kullanılabilir temiz su kaynakları maalesef hızla azalıyor. Ayrıca iklim
değişikliği, kuraklık, kentleşme ve sanayileşme sebebiyle su kaynakları
üzerinde baskılar da günden güne artıyor. Tabii bir de buna her yıl artan
nüfusu eklememiz lazım. Yarım asır önce 4 milyar civarında olan dünya nüfusu,
bugün 8 milyarın üzerine çıktı. Türkiye'yle birlikte, tüm dünyada nüfus
artarken yeryüzüne düşen yağış miktarında hiçbir değişiklik olmuyor. İklim
değişikliğiyse en fazla suyumuzu, yani hayatımızı tehdit etmektedir. İklim
krizi derinleştikçe su kaynakları kalite ve miktar yönünden olumsuz
etkilenmektedir. İklim değişikliğine bağlı olarak tüm dünyada afetlerin sıklığı
ve şiddeti de artmaktadır. Dikkat ederseniz son dönemde su baskınlarıyla,
sellerle, fırtınalarla, orman yangınlarıyla, kuraklıklarla daha sık
karşılaşmaya başladık. Özellikle Türkiye'nin içinde yer aldığı Akdeniz
çanağındaki ülkeler, iklim değişikliğinin olumsuz yansımalarını daha fazla
hissediyor. 2 sene Marmaris'te ciğerlerimizi yakan orman yangınında 9 bin
hektardan fazla alan zarar gördü. Geçen yıl Kastamonu ve Giresun'da can kaybına
yol açan çok büyük sel felaketlerine maruz kaldık. Bundan 21 gün önce Ereğli'deki
şiddetli fırtınada 12 denizcimiz kayboldu. Önceki gün Zonguldak’ta meydana
gelen heyelanda yine canımız yandı. İçimizi acıtan bu örnekleri çoğaltmak
mümkün. Tabiattaki düzen her geçen gün bozuluyor. Bu bozulmanın temel sebebi de
insanın doğayı hoyratça kullanmasıdır. Daha fazla konfor arayışı, daha çok
tüketim hırsı, kaynakları sınırsızca sömürme ihtirası çevremizde onulmaz
yaralar açmıştır. Tüm insanlık olarak suyu, toprağı, havayı, yeşili, ormanı,
bir emanet değil de mülkü gören anlayışın sebep olduğu zararın bedelini
ödüyoruz. Şayet bu konuda erken tedbir almazsak önümüze çıkacak faturanın daha
da kabaracağı anlaşılıyor” dedi.
“SU
ZENGİNİ BİR ÜLKE DEĞİLİZ”
Türkiye’nin
bu anlayışla, iklim değişikliğiyle mücadele çabalarına aktif destek verdiğini
tüm süreçlerde öncü rol üstlendiğini kaydeden Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Birleşmiş
Milletler nezdinde bir marka haline gelen Sıfır Atık Projemizle özellikle
toprağın ve suyun en büyük düşmanı olan plastik atıklar sorununa kalıcı çözüm
yolları bulmaya çalışıyoruz. İnşallah 2053 yılı itibariyle net sıfır emisyon
hedefine ulaşıncaya kadar bu çabalarımızı arttırarak sürdüreceğiz. Su güvencesi
aynı zamanda gıda güvencesi demektir. Tarım ve gıda suya en fazla ihtiyaç
duyan, suyu en çok kullanan, suyun vazgeçilmez olduğu iki sektördür. Ülkemizin
gıda güvenliğini garanti altına almanın yolu, su kaynaklarımızı etkin, verimli
ve tasarruflu bir şekilde kullanmaktan geçiyor. Bu bizim için tercihten öte
zorunluluktur” açıklamasını yaptı. Türkiye’nin yaygın kanaatin aksine su
zengini bir ülke olmadığını Türkiye’nin kişi başına düşen yıllık 1,3 metreküp
kullanılabilir su miktarıyla su stresi çeken ülkeler grubunda yer aldığını
belirterek,” Zaten sınırlı olan su kaynaklarımızı Irak ve Suriye gibi
komşularımızla da paylaşmak mecburiyetinde kalıyoruz. Suyumuzu komşularımızla
paylaşırken, adaleti ve hakkaniyeti gözetmenin gayretindeyiz. Ülkemizin bu
konuda ne kadar dengeli, ne kadar sorumlu, ne kadar fedakarca davrandığı herkes
tarafından çok iyi biliniyor. Yıllık ortalama 574 milimetre yağış miktarı ile
dünya ortalamasının altında yağış almamıza rağmen bu konuda gereken hassasiyeti
sergiliyoruz. Burada şu gerçeğin altını tekrar çizmek istiyorum; Türkiye'nin
boşa harcanacak bir damla dahi suyu yoktur. Hele hele su kaynaklarımızı kirletmek,
ihanete eş değer bir gaflet halidir. Hele hele su kaynaklarımızı kirletmek,
ihanete eş değer bir gaflet halidir. Nerede olursa olsun. Suyumuzu tükenme
sınırına gelmeden korumalı, verimli kullanmalı ve kaynaklarımızı doğru
yönetmeliyiz. İstifademize sunulmuş su kaynaklarında bizimle birlikte gelecek
nesillerin de hakkının olduğunu aklımızdan çıkarmamalıyız” diye konuştu.
“SU
İSRAFININ ÖNÜNE GEÇİLMELİ”
Günlük
hayatınızda alınacak bu çok basit tedbirlerle su israfının önüne kolayca
geçilebileceğini söyleyen Erdoğan, ”Suyumuzun yani geleceğimizin
parmaklarımızın arasından akıp gitmesine hiçbir vatandaşımızın izin
vermeyeceğine inanıyorum. Buradan 85 milyonun her ferdini 'Bir damla da sen ol'
parolasıyla yürüttüğümüz su verimliliği seferberliğimize destek olmaya
çağırıyoruz. Türkiye'nin boşa harcanacak bir damla dahi suyu yoktur. Hele hele
su kaynaklarımızı kirletmek, ihanete eş değer bir gaflet halidir. Yaz kış
demeden, hayatının her safhasında suyu tasarruflu kullanan, suyun kıymetini
bilen tüm vatandaşlarıma şimdiden teşekkür ediyorum. Hazreti Mevlana bundan 7
buçuk asır önce hikmet pınarından süzülen şu sözlerle tüm insanlığa
seslenmiştir. Akıl sonradan ah çekmek için değil. Düşünüp tedbir almak içindir.
Geleceği görüp tedbir almak akıllı, vizyoner, basiret ve feraset sahibi
insanların alameti farikasıdır. Bunun için atalarımız sen işini kış tut, bahar
çıkarsa bahtına demişler. Biz de bu tavsiyeleri rehber edinerek 21yılda her
alanda olduğu gibi tarım ve sulama alanında da tarihi nitelikte adımlar attık.
Suyu doğru yöneten, suyu verimli kullanan ve su gibi aziz milletimizi suyla en
iyi şekilde buluşturan politikalara yatırımlara ağırlık verdik” dedi.
Sadece
su alanında açtıkları tesis sayısının 10 bin 86’yı geçtiğini belirten Erdoğan,
“Güncel rakamla 1 trilyon 260 milyar liralık yatırım gerçekleştirdik.
Cumhuriyet tarihinde yapılanın iki katından fazla depolama tesisi yaptık.
Toplam bin 240 tesisimizde 50 metreküp suyumuzu depoladık. Böylece depolanan su
miktarını 183 milyar metreküpe çıkardık. Yaklaşık 23 milyon dekar alanı
sulamaya açarak sulanan tarım alanını 71 milyon dekara ulaştırdık. Ayrıca bin
733 adet sulama tesisini tamamlayarak bereketli Anadolu topraklarını modern
sulama sistemlerine kavuşturduk. Sulamaya açılan alanlardan yılda 173 milyar
lira zirai gelir artışı sağladık. En önemli başlıklardan biri olan arazi toplulaştırmasında
342 adet projeyle 68 milyon dekar arazide toplulaştırma çalışması
gerçekleştirdik. Yerli ve temiz enerji kaynağı olan hidroelektrik
projelerimizle 625 adet hidroelektrik santralini hizmete aldık. Böylelikle 45
milyar kilovat saatlik üretim kapasitemizi yaklaşık 112 milyar kilovat saate
çıkardık. Şehirlerimiz içme suyu sıkıntısı yaşamasın diye ‘81 İl İçme Suyu
Eylem Planı’ hazırladık. Planla İllerimizin 2040, 2050 ve hatta 2071 yıllarına
kadarki içme suyu ihtiyaçlarını projelendirdik. 81 ilimizin tamamının memba
kalitesinde suya ulaşması için son 21 yılda 316 adet içme suyu ve 24 adet atık
su tesisini hizmete sunduk, yıllık 3,1 milyar metreküp içme ve kullanma suyu
temin ettik. En değerli kaynağımız olan yeraltı sularının korunması amacıyla
127 adet yeraltı depolamasını ve suni besleme tesisini tamamladık. Hizmete
verdiğimiz 5 bin 679 yeni taşkın koruma tesisiyle insanımızın can ve mal
emniyetini sağlama aldık. Daha bunun gibi nice eseri, yatırımı, projeyi tesisi
ülkemize kazandırarak su kaynaklarımızı en verimli bir şekilde değerlendirmeye
çalıştık. Olağanüstü gayretlerimiz neticesinde su akar Türk bakar sözü tarihe
karışmış, bunun yerini su akar, Türk yapar sözü almıştır. Önümüzdeki dönemde su
kaynaklarımız başta olmak üzere Rabbimizin ülkemize bahşettiği imkanlardan en
doğru, en hakkaniyetli, en verimli şekilde istifade etmeyi sürdüreceğiz. Ne
israf edeceğiz, ne heba edeceğiz, ne de zenginliklerimizin elimizden kayıp
gitmesine seyirci kalacağız. Türkiye'nin kaynaklarını Türk milletinin emrine
verme gayretlerimizin çevreci maskesi takan marjinaller tarafından
engellenmesine müsaade etmeyeceğiz” ifadelerini kullandı.
………..…OOO……………
KAYMAKAM BARAJ AÇILIŞINDA
Tarsus’ta sulama, içme suyu temini
ve enerji üretimi için yapılan Pamukluk Barajı'nın etapları törenle açıldı.
'Türkiye'nin en büyük 4'üncü barajı' olacak, ekonomiye yıllık 500 milyon TL
katkı sağlayacak Pamukluk Barajı, su tutmaya başladı. Yılda 2 defa ürün almayı
sağlayacak baraj sayesinde, bölgede sera yetiştiriciliği yapılacak, tropikal
meyveler yetişecek. 180 bin dekar alanı sulayacak barajdan, 130 milyon metreküp
içme suyu temin edilebilecek ayrıca yıllık 80 gigavatsaat enerji üretecek.
Tarımın yanı sıra bölgenin içme suyu problemi de baraj ile büyük oranda
çözülecek.
Barajın ikmali 1'nci kısım, Sulama İletim Kanalı ve Tesisleri, Aksıfat
Barajı ile Toroslar Güzelyayla Göleti ve Sulaması etapları törenle açıldı.
Açılış törenine Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, canlı bağlantı ile
bağlandı. Mersin Valisi Ali Hamza Pehlivan, Tarım ve Orman Bakan Yardımcısı
Ahmet Bağcı, milletvekilleri ve belediye başkanları kurdele keserek açılışları
gerçekleştirdi.
………..…OOO……………
MEHMET İNAK, TARSUS BELEDİYE
MECLİS ÜYESİ ADAY ADAYI OLDU
İş adamı Mehmet İnak ‘’Milliyetçi hareket partisi Tarsus ilçe teşkilatında
yürütmekte oldugum görevimden,MHP Tarsus Belediye Meclis üyesi aday adaylığı sebebiyle
istifa etmiş bulunmaktayım.Bu süreçten sonra partime ve TARSUS'umuza Belediye
Meclis üyesi olarak hizmet vermek için Yola çıktım.MHP Tarsus ilçe başkanım
sn.Fatih Yıldırım ve yönetimimiz deki tüm Dava arkadaşlarıma çok teşekkür
ediyorum, başarılarının devamını diliyorum...
Mehmet İNAK
TARSUS BELEDİYE MECLİS ÜYESİ ADAY ADAYI
………..…OOO……………
GAZZE İÇİN DESTEK VERDİLER
Hüdapar Mersin İl Başkanlığı Gazze destek için,
siyonist vahşet ve soykırımlara dur diyebilmek için Ulu Cami'den Özgür Çocuk
Parkına yürüyüş gerçekleştirdi.
Yürüyüşün ardından düzenlenen program, İsmail
Eroğlu tarafından okunan Kur'an-ı Kerim ile başladı. Basın açıklamasını okuyan
ve konuşmasına "Zulmedenler hangi akıbete uğrayacaklarını yakında
görecekler." (Şuara süresi 227'inci ayeti) başlayan HÜDA PAR Üyesi Ömer Faruk
Ayhan, "Gazze'de siyonist vahşet 63 gündür devam ediyor. Soykırım suçu
işleyen siyonistler, yapmış olduğu saldırılarda hiçbir kural, kaide ve ölçü
tanımamaktadır. Gazze'de insanlık öldürülüyor. Masum çocuklar ölüyor, kadınlar
ölüyor, ihtiyarlar ölüyor. Bugün Gazze'de insanlık tarihinde görülmemiş bir
vahşet yaşanmaktadır. Emperyalist güçlerin desteğini arkasına alan siyonist
işgal rejimi, bütün dünyanın gözü önünde Gazze'de soykırım uyguluyor. Ama İslam
âlemi sessiz, dünya sessiz, sözde insan hakları savunucuları başını kuma gömmüş
durumdadır." ifadelerini kullandı. "Bütün dünyanın gözü önünde
yaşananların tek sorumlusu siyonist işgalci çetelerdir" İşgalci
siyonistlerin topyekûn bir soykırım hedefiyle hareket ettiğini belirten Ayhan,
"Mazlum Filistin halkını acımasızca katletmekte ve adeta bütün bir İslam
âlemine meydan okumaktadır. Filistin halkı, yalnızca kendi topraklarını
savunmamaktadır. Ümmetin izzetini ve kutsallarını savunmaktadır. Bütün dünyanın
gözü önünde yaşananların tek sorumlusu Filistin'i işgal eden, on binlerce
kişiyi katleden, milyonlarca kişiyi sürgün eden, Mescid-i Aksa'ya defalarca
alçakça saldırılar düzenleyen siyonist işgalci çetelerdir. Filistin halkına
yapılan zülüm kabul edilemez." dedi. "Bugün bu zulme karşı tek millet
ve tek ümmet olma vaktidir" İşgalci siyonist rejim tarafından yıllardır
sistematik bir şekilde işgal edilen Filistin'e sahip çıkılması gerektiğini
söyleyen Ayhan, şunları kaydetti: "Mescid-i Aksa'ya baskın düzenleyen ve
kutsallarımızı hiçe sayan terör şebekesine dünyayı dar eden Filistinli
kardeşlerimize sahip çıkılmalıdır. O kutsal mekânda Filistinli gençlerin
direnişine ve ümmetin izzetini muhafaza eden mücahitlere sahip çıkılmalıdır.
Müslüman ülkeler ekonomik ve askeri olarak Müslüman kardeşlerinin yanında yer
almalıdır. Filistinli Müslümanlar, işgale karşı direnişlerinde yalnız
bırakılmamalıdır. Canımızla, kanımızla, malımızla mazlum Filistinli
kardeşlerimizin yanında olduğumuzu bir kez daha buradan haykırıyoruz.
Filistin'in ve Mescid-i Aksa'nın özgürlüğüne giden her adımı destekliyoruz ve
desteklemeyle devam edeceğiz. Bu yolda üzerimize düşen her türlü fedakârlığı
yapacağımıza hiç kimsenin şüphesi olmasın." "Bu vesileyle ehli vicdan
herkesi, Gazze'de bütün dünyanın gözleri önünde yaşanan vahşete ve soykırıma
dur demeye, Filistin halkının yalnız olmadığını bütün dünyaya haykırmaya davet
ediyoruz. Meydanlar boş bırakılmamalı, Filistin direnişine aralıksız bir
şekilde maddi yardımlar devam ettirilmeli, siyonistlerin ve destekçilerinin
mallarına süresiz bir şekilde boykota devam edilmelidir." diyen Ayhan
çağrıda bulundukları hususları şu şekilde sıraladı: HAMAS Filistin'in meşru
siyasi hükümeti ve temsilcidir. ABD veya siyonistlerin Gazze ile ilgili
verecekleri kararın hiçbir önemi yoktur. Gazze'ye acil yardım koridoru kurulmalı,
Türkiye bu işe öncülük etmelidir. Gazze'ye gidecek büyük bir yardım filosu
deniz yoluyla ivedelikle yola çıkarak, Gazze'ye ulaşmalıdır. Dünyadaki bütün
vicdan ve insaf ehli bu filoya davet edilmelidir. Kürecik ve İncirlik üsleri
kapatılmalı en azından bu katliamlar devam ettiği müddetçe faaliyetleri süresiz
durdurulmalıdır. Kargo uçaklarıyla ve Türkiye limanlarından gemilerle
siyonistlere erzak taşınmasına izin verilmemelidir. İslam ülkeleri hep beraber
siyonistlere ciddi bir ambargo uygulamalıdır. Program Abdulkadir Gökçe'nin
okuduğu duanın ardından sonra erdi
………..…OOO……………
MERSİN İL JANDARMA KOMUTANI
TARSUSA GELDİ
Mersin İl Jandarma Komutanı Tuğgeneral Ercan
Atasoy, Tarsus’a geldi.
Atasoy Tarsus Kaymakamı Kadir Sertel OTCU’yu ziyaret etti.
………..…OOO……………
TARSUS İLÇE İNSAN HAKLARI
KURULU’NUN ZİYARETLERİ
Tarsus İlçe İnsan Hakları Kurulu’nun Kasım ayı
toplantısında aldığı karar doğrultusunda Kurul Üyeleri Tarsus Zorbazzade
Mustafa Ağa Bin Durak Vakfı Başkanı Fahri Soyupak’ı Burhanoğlu Konağı’nda
(Butik Otel’de), Adana Beylerbeyi Suhte Mahmutpaşa Vakfı Başkanı Ziya
Güçoğlu’nu vakıf binasında ziyaret etti.
………..…OOO……………
ZİÇEV’DE
DİŞ TARAMASI
Tarsus
ZİÇEV’de Ağız Ve Diş Sağlığı Evde Sağlık Hizmetleri tarafından diş sağlığı
hizmeti verildi.
Zihinsel
Yetersiz Çocukları Yetiştirme ve Koruma Vakfı (ZİÇEV) Tarsus Şubesi-Özel
Makbule Ölçen Özel Eğitim ve Rehabilitasyon Merkezi'nde eğitim alan özel
gereksinimli bireylere yönelik '3 Aralık Dünya Engelliler Günü' dolayısıyla
Mersin İl Sağlık Müdürlüğü Ağız Ve Diş Sağlığı Evde Sağlık Hizmetleri
tarafından diş sağlığı hizmeti verildi.
Tarsus
Ağız ve Diş Sağlığı Merkezi doktoru Diş Hekimi Hüseyin Kemal Akpınar Zihinsel
Yetersiz Çocukları Yetiştirme ve Koruma Vakfı (ZİÇEV) Tarsus Şubesi-Özel
Makbule Ölçen Özel Eğitim ve Rehabilitasyon Merkezi'nde eğitim alan özel
gereksinimli bireylere anlayacakları dilde diş sağlığı ile ilgili bilgilendirme
yaptı. Özel gereksinimli bireylerle tek tek ilgilenen Diş Hekimi Hüseyin Kemal
Akpınar diş taraması yaparak yetkililere bilgi verdi.
Mersin
İl Sağlık Müdürlüğü Ağız Ve Diş Sağlığı Evde Sağlık Hizmetleri tarafından
verilen diş sağlığı hizmetinin ardından Zihinsel Yetersiz Çocukları Yetiştirme
ve Koruma Vakfı (ZİÇEV) Tarsus Şubesi-Özel Makbule Ölçen Özel Eğitim ve
Rehabilitasyon Merkezi'nde eğitim alan özel gereksinimli bireylerin
öğretmenleri gözetiminde hazırladıkları hediyeler Tarsus Ağız ve Diş Sağlığı
Merkezi doktoru Diş Hekimi Hüseyin Kemal Akpınar'a takdim edildi.
Zihinsel
Yetersiz Çocukları Yetiştirme ve Koruma Vakfı (ZİÇEV) Tarsus Şube Başkanı
Araştırmacı-Yazarı Kemal Duru ve Yönetim Kurulu'nun hazır bulunduğu program
toplu hatıra fotoğrafının çekiminin ardından son buldu. Yayın ilkeleri gereği
fotoğraflarda sadece yayın izni olan özel gereksinimli bireyler yer aldı.
………..…OOO……………
“SİNEMADAN SİYASETE TARİHTEN
SAYFALAR” KİTABI ARATOS
YAYINLARI’NDAN ÇIKTI
Tarsus Aratos dergisi ayrı basım kitaplar yayımlamayı sürdürüyor. Şu ana
kadar 70 kadar kitabı kültür yaşamına kazandıran Aratos Yayınları, aralarında
şiir, öykü ve romanlarında yer aldığı kitaplar daha çok Tarsus’un kent tarihi
ve kültürü üzerine araştırma kitaplarından oluşuyor.
Edinilen bilgiye göre, Aratos Yayınları, son olarak ise Sadullah
Çağlar’ın “Sinemadan Siyasete Tarihten Sayfalar” kitabı, onun
İskenderun Ses gazetesinde sinemadan, edebiyata, tarihten, sanata, siyasetten,
felsefeye kadar gündelik yaşamın kavram ile sorunlarına dair düşüncelerinin yer
aldığı makalelerden oluşuyor.
Aratos Felsefe Dergisi Yayın Yönetmeni Uğur Pişmanlık, Sadullah
Çağlar’ın “Sinemadan Siyasete Tarihten Sayfalar” kitabına
yazdığı sunuş yazısında şunları paylaşmış, “Sinemadan Siyasete
Tarihten Sayfalar’ kitabı, Sadullah Çağlar’ın İskenderun’da çıkan yerel SES gazetesinde yayımlanan haftalık köşe
yazılarından oluşuyor.
………..…OOO……..……
NEDEN OYUNU BUGÜN
TEKRAR SAHNEYE KONULACAK
Tarsus Şehir Tiyatrosu Aralık ayındaki oyunlarına devam ediyor.
Tiyatro ekibi daha önceki günlerde sahneye koyduğu “NEDEN”adlı oyunu 12
Aralık’ta saat 14.00’de tekrar sahneye
koyacak.
Mavi Bulvarda bulunan Ayşe Lebriz sahnesindeki oyun ayrıca 12
Aralık, 18 Aralık ve 19 Aralık tarihlerinde de tekrar oynanacak. Ücretsiz
izlenebilecek oyun saat 14.00’de başlayacak.
……………ooo…………
TİY BAŞKANI CEM KAVALCI’DAN
İDDİALI AÇIKLAMALAR
TFF 3. Lig 1. Grupta mücadele
eden temsilcimiz Tarsus İdman Yurdu adeta ecel terleri döküyor. Ligde kalması
artık mucizelere bağlı olan Tarsus İdman Yurdu’na büyük ceza kapıda. Son olarak
evinde Bursa temsilcisi İnegöl Kafkasspor’a 3-1 mağlup olan sarı lacivertiler
ligin dibine demir attı. Tarsus’u mağlup eden Kafkasspor 23 puanla 3. sıraya
yerleşti. Bu maçta konuk takımının gollerini 9. dakikada Yıldıray Koçal,
45+1’de Abdulkadir Akyıldız ve 66. dakikada Batuhan Doğrukıran kaydetti. Tarsus
İdman Yurdu adına tek golü ise, 77’de Cemal Kavalcı attı. Temsilcimizde Ziya
Güven 81. dakikada kırmızı kartla oyundan atıldı. 90. dakikada Tarsus İY
Başkanı Cem Kavalcı oyuncularını maç devam ederken protokol tribünden yanına
çağırarak sahadan çekmeye çalıştı. Türk futbol tarihinde nadir görülen olayda
maç yaklaşık 5 dakika durdu. Kulüp başkanı ısrarla oyunun devam etmemesini
isterken, tribündeki seyirciler ise futbolculara oynamaları tavsiyesinde
bulundu. Maçın hakem triosu ne yapacağını şaşırırken, devam etmeyen oyun sonrası
bitiş düdüğü çalındı. TFF Temsilci raporları doğrultusunda Tarsus İdman Yurdu
Kulüp Başkanı ve kulübe ağır bir ceza gelmesi bekleniyor.
“TÜRK FUTBOLU İDDİAYA TESLİM
OLMUŞTUR!”
Konuyla ilgili bir açıklama
yapan Tarsus İdman Yurdu Yönetim Kurulu Başkanı Cem Kavalcı, “İnegöl Kafkas
Spor Kulübü maçında yaşananlar ve maç sonunda yaptığımız protestoya yapılan
yorumlar ile ilgili bir açıklama yapma gereği duymuş bulunmaktayım. Son
zamanlarda takımımıza karşı yapılan korkunç ve rakiplerimize yönelik yanlı yönetimler
sergileyen hakemlere oyun içerisinde bir tepki göstermemiz gerekiyordu.
Özellikle Mardin 1969 Spor maçı ile başlayan bariz hatalı yönetimler ile
hakemler resmen maçlarımızı katletmekteydi. Artık şuna bariz şekilde inanır
oldum; “Türk futbolu iddiaya teslim olmuştur!” Bizim bu bağlamda yaptığımız
protesto maç kurallarını ihlal etmemiş ve herhangi bir cezai yaptırımı
olmayacaktır. Kulübümüze 1 TL katkısı olmayan fakat her fırsatta “Kulüpçülük”
oynayan, tribüne gelerek kaybetmemizi dört gözle bekleyen “Sahte Tarsuslular” o
“Firavunlar” çıkıp sağda solda yorumlar yaparak insanlara yanlış bilgiler
vererek gerginlik yaratmaya çalışmaktadır. Hepsinin kim olduğunu biliyoruz ve
zamanı geldiğinde hepsiyle hesaplaşacağız” dedi.
“Tribünde canla başla takımı
destekleyen tüm taraftarlarımıza da ayrıca çok teşekkür ederiz. Bizlerde sizler
gibi alınan kötü sonuçlar karşısında kahroluyoruz ve bunun yanı sıra sizleri
üzgün görmekte fazlasıyla kahrediyor beni” ifadelerini kullanan Kavalcı,
açıklamasını şöyle sürdürdü: “Bizler camiamızı yaşatmak için üzerimize düşeni
fazlasıyla yapmaya çalışıyoruz. Onur demeden gurur demeden tüm siyasilerden, iş
insanlarından ve Tarsus’un önde gelenlerinden destek talebinde bulunuyoruz
fakat herkes bize sırtını dönüyor… 100. yılında bu kulübü yalnız bırakanlar
hala “Üç Maymunu” oynuyor. Sanki biz varız diye bu kulüp bu hallerde algısı
yaratılıyor fakat şunu açık yüreklilikle söylüyorum, varsa kulübün borçlarını
kapatacak bir “Babayiğit” buyursun gelsin, bizlerde ceketimizi alıp gitmezsek
namerdiz.”
………..…OOO…………..
TARSUS
İDMAN YURDU,
MAÇLARIDA
ERTELENDİ
TFF
3. lig 1. grupta yer alan Tarsus İdman Yurdunun ilk yarı son maçı ertelendi.
Dünkü
Ankaragücü-Rize maçından sonra hakem Umut Meler’e yapılan saldırı sonrası TFF
tüm maçları bir süre erteledi.
Tarsus
İdman Yurdunun ilk yarı son maçı olan
deplasmandaki Karabük maçı da ertelendi
………..…OOO…………..
Yakup Boncuk Huzurlu Günler Diler
Tel.0533.3248800.Yakup Boncuk-Medyad 2. Bşk.
Türkiye Gazeteciler Federasyonu Tarsus Delegesi
…………OOO…………..
0 Yorumlar